GÜNCEL

DÜNYADAN

SERGİ

Louise Fili’ye Retrospektif Bakış

 

Hem kamusal ve ticari tasarımları hem de araştırmaları, metinleri ve kitaplarıyla iletişim tasarımının üretken simalarından olan Louise Fili’nin retrospektifi, School of Visual Arts bünyesindeki Gramercy Gallery’de gerçekleşiyor. Retrospektif, Fili’nin 1970’lerin sonundan bu yana süregelen tasarım serüveninden önemli kesitleri bir araya getiriyor. Ayrıca SVA, tasarımcıyı çağın en önemli görsel iletişim tasarımcılarına sunduğu Masters Ödülü’yle onurlandırıyor.

The Lover, Kapak Tasarım: Louise Fili


Pantheon Books’ta 10 yılı aşkın bir sanat yönetmenliği deneyiminden sonra, 1989 yılında kendi stüdyosunu kuran Fili, bugüne dek çok sayıda logo, reklam çalışması, kitap kapağı tasarımı ve ambalaj projesine imza attı. Logoları, klasik 20. yüzyıl İtalyan tasarımından hiç kopmayan zamansız ve sofistike işler olarak nitelendirildi. Tipografiyi klasik ama aynı zamanda modernize bir süslemeci yaklaşımla ele alan Fili’nin, bugüne dek ürettiği ve belleklere kazınan logoları arasında Good Housekeeping, Paperless Post ve Tiffany&Co. gibi örnekler yer alıyor.

Logoların hâkim bir eğilim olarak Helvetica ile oluşturulduğu bir dönemde kendi yolunu seçip onda ısrar eden Fili için logo, belli bir fontla yazılmış bir isim olmanın ötesinde, tipografik bir portre. Fili’nin özgünlüğü de belki de, bu portrenin arayışında, elinde bir kaligrafi kalemiyle geleneksel bir biçimde defalarca aynı isim üzerinde çalışması gibi zanaat ve sezgiyle yoğrulmuş bir tasarım mantığından ileri geliyor:

Fotoğraf: Henry Leutwyler

“Her tasarımcı kendi projelerini üretmek zorundadır çünkü gelişmenizin ve kendi sesinizi bulmanın yegâne yolu budur. Bu, belki çok kazanç sağlayacak bir şey değildir ama tasarım ruhu için önemlidir. Ben şanslıyım ki yemek olsun, yazı tipi olsun ya da İtalya’ya dair bir şeyler olsun, tutku duyduğum işlere yoğunlaşabileceğim küçük bir stüdyom var. Hepsini aşkla yapıyorum, önceliğim para değil.”

Louise Fili retrospektifi 10 Aralık’a dek sürecek.