GMK Röportajlar #7: Yiğit Karagöz

  • Yazar Admin, 20.04.2020

Yiğit Karagöz, 37. Grafik Tasarım Sergisi’nin kimlik tasarımını gerçekleştirdi. Grafik Tasarım Yarışması kapsamında, 2014 ve 2015 yıllarında üst üste Dr. Nejat Eczacıbaşı Yılın Genç Tasarımcısı Özel Ödülü’ne layık görüldü. Belçika Antwerp’te Studio Seven, Daniska, Rabarba ve TBWA/İstanbul’da 10 yıllık profesyonel deneyimin ardından şu an Scholz & Friends Hamburg’ta Senior Art Director olarak çalışıyor. Bugünlerde, aktivistlerin eylemlerde kullandığı sloganlara yer verdiği, uzun soluklu olmasını planladığı ve herkesin katılımına açık “Garamond Warming” isimli bir font projesi ile uğraşıyor. GMK Röportajlar’ın yedincisini üyemiz Yiğit Karagöz ile gerçekleştirdik. Ağırlıklı olarak kültür-sanat, iletişim ve finans sektörleri için işler üretmiş tasarımcı ile, “büyük ölçekli gariplikler” peşinde koştuğu profesyonel serüvenini konuştuk.*


 

Grafik tasarımcı olmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Bize serüveninizden bahseder misiniz?

Yiğit Karagöz: Grafik tasarımcı olmaya üniversite zamanına yaklaşırken karar verdim. İlkokul beşinci sınıftayken endüstri ürünleri tasarımcısı olma hayalim vardı. Ama dediklerine göre reklamcı olma hevesim hatırlayamadığım yaşlarda başlamış. Ailemde pek çok sanatçı var; onları izleyerek, dinleyerek ve gözlemleyerek küçük yaşta pek beklenmeyen heveslere kapılmışım. Ağabeyimin odasının duvarlarında asılı olan kaykaylar ve altlarındaki illüstrasyonlar, çizgi roman koleksiyonları, Amiga oyunları en etkilendiğim kaynaklardı. Daha ufak yaşlarda görsel sanatları deneyimlemeye çalıştım, farklı disiplinlere ilişkin uğraşılar beyninizde de farklı birikimler oluşturuyor. Bu birikimi, zaman içerisinde çeşitli projelerle uğraşırken fark etmeye başladım. Endüstri ürünleri tasarımı genellikle sayısal tabanlı bir bölüm olduğu için de fen lisesine devam ettim. Orada öğrendiğim teknik içerikler araştırma yapma hevesinin oluşmasında epey yardımcı oldu. En sonunda da daha kapsayıcı bir bölüm olarak grafik tasarımın bana daha uygun olduğuna karar verdim. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde ve Belçika Ghent’te Royal Academy of Fine Arts’ta grafik tasarım okudum. Kafamı açan çok enteresan hocalarım oldu. Şu an Scholz & Friends Hamburg’ta Senior Art Director olarak çalışıyorum. Öncesinde Belçika Antwerp’te Studio Seven, Daniska, Rabarba ve TBWA/İstanbul’da olmak üzere 10 yıllık bir profesyonel deneyime sahibim. GMK tarafından 2 yıl üst üste Yılın Genç Grafik Tasarımcısı Ödülü’nü aldım. Bir tasarımcı olarak hayallerimden biri gerçekleşmiş oldu. Bugüne kadar 80 civarı ödül kazandım ve geçtiğimiz yıl Yılın Art Direktörü olarak Mediacat Dreamteam’e seçildim. Bugüne kadar bir sürü önemli tasarımcı, reklamcı insanla tanıştım ve çalıştım. Serüvenim özetle böyle ilerledi.



"37. Grafik Tasarım Sergisi" Kimlik Tasarımı, 2018 | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Müzik: Gökçe Karagöz | Video: Utku Yazıcı  | Fotoğraf: Fırat Çağlar Kılıç  | Models: Ela Bilgisel, Fırat Palaz, Tuğçe Saraçoğlu


 

İletişim tasarımında ilgi duyduğunuz/çalıştığınız spesifik bir alan var mı?

YK: Grafik tasarım çok kapsayıcı bir branş olduğu için bunun doyumsuzluğuyla çok farklı alanlarda iş üretiyorum. Reklamcılığın getirdikleriyle de farklı alanlara zıplamanız çok zor olmuyor. Bugüne kadar en yoğun iş ürettiğim sektörler kültür-sanat, iletişim ve finans sektörü oldu. Bu sektörlerin içerisinde hemen hemen her alanda iş üretmiş oldum. En eğlendiklerim de, her boyutunda iş ürettiğim, sosyal etkileşimli tasarım projeleri oldu.


“Organic Film” Logo ve Kurumsal Kimlik Tasarımı | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar  | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Animasyon: Utku Yazıcı


İşlerinizde tasarım anlayışınız ile müşterinin beklentileri veya kararları arasında nasıl bir denge kuruyorsunuz?

YK: Aslında şanslıydım, her zaman yapılan işi algılayabilecek doğru insanlara çalışma fırsatı buldum. Bu şansımı da sonuna kadar kullandım. Bir tasarımcı için kafası açık ve algısı yüksek insanlarla iş birliktelikleri kurmak oldukça önemlidir. Heyecan uyandıran bir fikriniz varsa bu dengeyi kurabilmenin bir yolu da genellikle bulunabiliyor. Tabii her zaman kuramayabilirsiniz ama mümkün olduğunca kurmaya çalışmak zorundasınız. Dengeyi kuramadığınız zaman en büyük zararı kendiniz görüyorsunuz. Bu yüzden işinize tüm detaylarıyla hâkim olup, bunu karşıya anlatmanın yöntemini bulmanız lazım.


"Efes Pilsen #yeraç” Etiket Tasarımı, 2018 | Ajans: Fol Studio | Tasarımcı: Yiğit Karagöz

 

Yaşadığınız şehrin tasarımlarınızı etkilediğini düşünüyor musunuz?

YK: Hamburg’a daha önce hiç gelmemiştim. Yaşam tarzı ve sunduğu içerikler yaratıcılığı besliyor ve destekliyor. Sokaklarında kaybolup, karşıma çıkan sürprizleri biriktiriyorum. Kültür çeşitliliğinin önemini burada yeniden hatırladım. Farklı alanlarda sunduğu yaratıcı içerikler vaktimi dolduruyor. Daha sonra tasarımlarımda, çizdiklerimde veya çektiklerimde bunların izlerini göstermeyi seviyorum. Bugüne kadar birçok farklı şehirde yaşadım ve hepsinden etkilendim, hepsini farklı yönleriyle biriktirdim. Her şehir etkileyicidir, sadece nasıl etkileneceğinizi görmeye açık olmanız lazım. Arada sıfırdan başlamak iyi geliyor, çok yer görmek de bu yüzden önemli.


“Rabarba” Logo ve Kurumsal Kimlik Tasarımı, 2014 | Ajans: Rabarba | Kreatif Direktör: Pemra Ataç Açıktan | Tasarımcı: Yiğit Karagöz

 

Bugüne dek yaptığınız işler arasında sizin için en önemli olan/olanlar hangileri?

YK: Bugüne kadar İKSV ve Akbank için çalıştığım projeler en heyecanlılarıydı. Büyük ölçekli gariplikler peşinde koşabilmemi sağladı. Türkiye’de çalışırken yaptığım son dönem işlerimden “The Most Powerful Font” da hayat akışımı değiştiren bir proje oldu.


The Most Powerful Font, 2018 | Ajans: TBWA İstanbul | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu | Art Direktör: Yiğit Karagöz | Tasarımcı: Yiğit Karagöz, Ayşe Şişmanoğlu, Cem Bilgi | Metin Yazarı: Bilge Tekin, Emir Yuksel, Vehbi Bozdag | Animasyon: Utku Yazıcı




Bugüne dek sizi en fazla etkileyen tasarım hangisi ve neden?

YK: “IBM Smarter Outdoor Bench” tasarımlarını 2014’te gördüğümde çok etkilenmiştim. İletilmeye çalışılan fikrin, mecranın kendisiyle bir deneyime dönüştürülüp aktarılması muhteşem. Yaptığım tasarımlarda da genellikle tüketiciyle etkileşim kurabilecek fikirler bulmaya çalışıyorum.


36. İstanbul Film Festivali: Kaldır Kafanı, 2017 | Ajans: TBWA İstanbul | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Metin Yazarı: Bilge Tekin



Aldığınız ödüllerin size ne gibi katkıları oldu?

YK: Ödüller kabaca bir hemfikir olma durumunu gösterdiği için tasarımcı olarak size karşı güvenin artmasını sağlıyor. Bu da size gelecek projelerinizde, özellikle müşteriyle ilerlediğiniz süreçlerde katkı ve kolaylık sağlıyor. Öte yandan profesyonel anlamda kendinizi tanıtmak için yurtiçi ve yurtdışında da oldukça kullanışlı. Ödül motivasyonu üretimlerinize farklı bir heyecan da katabiliyor. Tek motivasyon kaynağınız yarışmalar değilse, ödüller eğlenceli diyebilirim.


Akbank Caz Festivali: Şehrin Caz Hali, 2016 | Ajans: TBWA İstanbul | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Metin Yazarı: Bilge Tekin

 

Size göre iyi tasarım nedir?

Güzel gözükürken üzerinden hiçbir parçası eksiltilemeyecek kadar yalın ve fikrini kavrayabildiğim işler bence iyi tasarımdır. Tasarımın estetiği çok önemli, çok komplike bir yapısı da olabilir fakat bütününde kafa karıştırmayan bir netliği olmalı. İçgüdülerimiz her zaman güzeli arıyor.


"Selfie Kapak" Kapak Tasarımı ve Sosyal Aktivasyon, 2017 | Kreatif Direktör: Uğurcan Ataoğlu, İlkay Gürpınar | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Animasyon: Utku Yazıcı

 

Bugüne dek işlerinizde telif sorunları yaşadınız mı? Tasarım alanında dikkatinizi çeken ya da öncelikli gördüğünüz benzeri sorunlar nelerdir?

Hiç telif sorunu yaşamadım ama çok hızlı üreten bir dünyada başınıza telif sorunu gelmemesi için dünya çapında yapılanları çok iyi incelemeniz lazım. Her projenin başında konsept ve tasarım fikrini netleştirdikten sonra benzer konuda yapılan işleri incelerim. Aklınıza gelen bir fikrin başka birinin aklına gelmeyeceğinin garantisi tabii ki de yok. Bazen aklın yolu bir. Bulacağınız fikirle onu özgünleştirmek lazım. Bunun dışında sizin elinizde olmayan konular da var. Projelere başlamadan önce net bir şekilde kurallarınızı müşterinizle paylaşıp, anlaşmanız şart. Sürecin sonu kimse için sürpriz olmamalı. Net olmayan bir süreçte genellikle tasarımcılar zarar görüyor.

 

İletişim tasarımı alanındaki güncel işleri takip ediyor musunuz? İlgiyle takip ettiğiniz tasarımcılar/işler var mı?

Çok fazla isim var ama tasarım yaparken sadece grafik tasarımcılardan beslenmiyorum. Bilgisayarımda branşlara, içeriklere ve ülkelere göre ayırdığım yaratıcılardan oluşan geniş bir bookmark arşivim var. Ara ara herkesin sitesini, ürettiklerini ziyaret ediyorum. Birkaç isim vermek gerekirse Hollanda’dan Jonathan Puckey’i yıllardır çok beğenirim. Kendisi tasarımlarını dijital hack’lerle birleştiren çok enteresan bir tasarımcı. Almanya’dan Mirko Borsche modern ve projelere beklenmedik açılardan yaklaşan bir tasarımcı. Bunların yanı sıra İsveç’te bulunan Snask da, projeleri ele alma biçimi, yaptıkları paylaşımlar ve yıllardır istikrarla ürettikleri garip işlerinden dolayı takip ettiğim bir ajans.

35. İstanbul Film Festivali: İz Bırakan Filmler, 2016 | Ajans: TBWA İstanbul | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu | Tasarımcı: Yiğit Karagöz | Metin Yazarı: Bilge Tekin

 

Tasarım dışında uğraştığınız alan/alanlar var mı?

Video çalışmalarıyla uğraşıyorum. Geçen haftalarda Shantel ve Cümbüş Cemaat’e eşim Deniz Karagöz’le beraber bir klip çektik. Hem çektiğimiz hem de kullanıcılar tarafından geliştirilen içeriklerin bir araya geldiği bir proje oldu. Bunun dışında elektronik müzikle ilgileniyorum, ayrıca ilkokuldan beri tenor saksafon çalıyorum.


İllüstrasyon: Yiğit Karagöz

Şu an neler üzerinde çalışıyorsunuz? Yeni projeleriniz var mı?

“Garamond Warming” isimli bir font projesiyle uğraşıyorum. Font üzerinden yükselen deniz seviyelerinin bir canlandırması diyebilirim. Küresel ısınmanın etkilerini bir font üzerinden özetlemeye çalıştım. Aktivistlerin eylemlerde kullandığı sloganlara yer verdiğim ve herkesin katılımına açık bir proje. Projeyi yıllar içerisinde devam ettirerek çağımızın en büyük sorunlarından birinin gözlemlenebildiği bir platform oluşturmayı amaçlıyorum. Font, www.garamondwarming.com sitesinden indirilebiliyor. Bu fontla tasarladığınız bir şey olursa bana gönderebilirsiniz, yayınlamak isterim.


The Drowning Font: Garamond Warming | Tasarımcı: Yiğit Karagöz

Ne zamandır GMK üyesisiniz? GMK’nın çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yaklaşık 8 yıldır GMK üyesiyim. Üniversiteden beri GMK’nın etkinliklerine katılıyorum. Bence her geçen sene daha iyiye gidiyor. Tasarımcılarla bağlantı kurmayı sağlayan platformları arttırdıkça ve etkinlikleri çoğaldıkça GMK’ya olan bağlılık da artıyor.

 

Mesleğinizin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Teknolojiyi izleyen, güncel içeriklere kendini kapatmayan tasarımcıların başarılı olacağını düşünüyorum.

TedX - Konferans Kimliği, 2015 | Ajans: TBWA İstanbul | Kreatif Direktör: İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu | Tasarımcı: Yiğit Karagöz

 

Bugünkü siz, mesleğinin henüz başındaki size ne söyler?

“Yapmak istediğin hiçbir şeyi bekletme ve başkalarının ne düşüneceğini önemseme.” Bitirmeden de şunu belirtmek isterim. Kimse hayatta tek başına bir şey olmuyor. Bu yüzden “Teşekkür” olarak burada tasarım hayatımda bir şeylerin başlamasına neden olan herkesin adını yazmak istiyorum. Biraz uzun bir liste ama: Çok teşekkürler Gürcan Karagöz, Armağan Karagöz, Gökçe Karagöz, Deniz Karagöz, Tanju Ornarlı, Nurcan Herischi, Ali Herischi, Deniz Tekkul, Efser Ünsal, Cahit Malçok, Semih Kaplan, Melike Taşçıoğlu, Tevfik Fikret Uçar, Bilgehan Uzuner, Peter De Roy, Ronny Duquenne, Mehtap Aşıcıoğlu, Göksal Günaydın, Pemra Ataç Açıktan, Burcu Tokatlı, Mutena Sezgin, Uğurcan Ataoğlu, İlkay Gürpınar, Arkın Kahyaoğlu, Bilge Tekin, Markus Daubenbuechel ve Thomas Mathew.

 

*Röportaj: Eda Gündüz (GMK Üyesi)