GMK Röportajlar #6: Yasemin Çakır

  • Yazar Admin, 17.01.2020

Yasemin Çakır, geçtiğimiz yıl 38. Grafik Tasarım Yarışması’nda “Lektorat Hilke Bemm” işiyle En İyi Web Sitesi Ödülü’nü kazandı. Öte yandan, kurumsal kimlik kategorisinde de ortak tasarımcısı olduğu bir işle başarı ödülü aldı. Hem freelance işleri hem de kişisel projeleri üzerinde çalışmaya devam eden tasarımcı, üç yıldır GMK üyesi. Yasemin Çakır, tasarım pratiği, mesleğinin geleceği ve GMK hakkında sorularımızı yanıtladı.


 

GMK: Grafik tasarımcı olmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Bize serüveninizden bahseder misiniz?

Yasemin Çakır: Tasarıma çocuk yaşlarımdan itibaren ilgi duymaya başladım. İlkokulda çizime yatkınlığımın fark edilmesiyle birlikte, ailemin ve öğretmenlerimin desteğiyle çeşitli yarışmalara katılıp olumlu sonuçlar aldım. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nü bitirmemin ardından da profesyonel yaşama atıldım.


 
Editör Hilke Bemm için web sitesi tasarımı, 2019.

GMK: İletişim tasarımında ilgi duyduğunuz ya da çalıştığınız belli bir alan var mı?

YÇ: Spesifik bir alana yönelmekten ziyade çok yönlü olmak beni daha çok besliyor. İlgimi çeken, keşifte bulunabileceğim, yeni yaklaşımlar getirebileceğim ve bir öncekine meydan okuyabileceğim her yeni proje bana inanılmaz keyif veriyor. Belirli bir alan olmasa da çoğu tasarımımda tipografi ağırlıkta.

GMK: Yaşadığınız şehrin tasarımlarınızı etkilediğini düşünüyor musunuz?

YÇ: Hayatımın çok büyük bir kısmında İstanbul’da yaşadım. Bu tezatlar şehrinde her zaman dikkatinizi çekecek bir şeyler olduğu için sıkılmak imkânsız. Sokakta dolaşırken denk geldiğiniz küçük bir tasarım dükkânı, beton yığınlarının içinden kendini göstermeye çalışan çiçekler, başınızı kaldırdığınızda gözümüze çarpan eski ve yeni mimarinin birlikteliği… Bu şehrin neresinde olursanız olun monotonluğu kıran bir şeyler her zaman var. Bu kaotik ve heyecan verici ortamın bana çalışmalarım sırasında oynayabileceğim ve geliştirebileceğim bir kaynak yarattığını düşünüyorum.

 Sineklerin Tanrısı, Kitap tasarımı, 2013. (Öğrenci Projesi)


GMK: Profesyonel yaşamda tasarım anlayışınız ile müşterinin beklentileri veya kararları arasında nasıl bir denge kuruyorsunuz?

YÇ: Çalıştığım müşterilerin, genellikle kafalarında ne istediklerine dair belli bir fikir oluyor. Benden onların problemlerini tasarım aracılığıyla çözmemi ve kafalarındaki görselliği şekillendirmemi bekliyorlar. Bu noktada müşteriyle aramdaki iletişimin sağlam, açık ve anlaşılır olmasına özen gösteriyorum. Ayrıca arada güven ve uyumun olması, dengeyi beraberinde getiriyor.


Murat Benan Yıldız için portfolyo tasarımı, 2018.

GMK: Yaptığınız işler arasında sizin için en önemli olan hangisi?

YÇ: Yapılan her iş benim için yeni bir deneyim demek. Bu deneyimler sayesinde günlük hayata bambaşka bir gözle bakabilme ve derin bir gözlemde bulunma şansım oluyor. Son zamanlarda bir tenor için tasarladığım web sitesi bu deneyimin en çekici örneği. Tasarım sürecimi yönlendiren en önemli faktörlerden biri Udo’nun müziği.


 

Tenor Udo Scheuerpflug için web sitesi tasarımı, 2019.

GMK: Bugüne dek sizi en fazla etkileyen tasarım hangisi ve neden? 

YÇ: Armin Hofmann tarafından 1959 yılında tasarlanan “Giselle” afişi. İlk gördüğüm andan itibaren hayranlık beslediğim bir tasarım. Hareket hâlindeki bir balerinin yumuşak ve organik fotoğrafı ile durağan ve keskin tipografinin birleşiminden oluşan kusursuz bir ahenge sahip olduğunu düşünüyorum. Tasarımda birbirine zıt formların dinamik bir uyum içerisinde birleşmesini gerçekten etkileyici buluyorum.

 

GMK: Aldığınız ödüllerin size nasıl katkıları oluyor?

YÇ: Bana göre ödüller bir tasarımcının doğru yolda olduğunu açıkça görmesine katkı sağlıyor. Ayrıca potansiyel müşterilerim için bir güvenilirlik, mevcut müşterilerim için de bir onay göstergesi olduğunu düşünüyorum.




“Yer Altından Notlar: Adlandırılamayan” sergisi için broşür tasarımı, 2019.

GMK: Size göre iyi tasarım nedir?

YÇ: Amacını yerine getiren ve hedef kitlesinin duygularına bir şekilde dokunabilmiş her tasarımın iyi tasarım olduğunu düşünüyorum.

 

GMK: İşlerinizde telif sorunları yaşıyor musunuz? Tasarım alanında dikkatinizi çeken ya da öncelikli gördüğünüz benzeri sorunlar nelerdir?

YÇ: Neyse ki şu ana kadar telif sorunuyla karşılaşmadım. Ama öğrencilik yıllarımda yavaş yavaş farkına varmaya başladığım ve son yıllarda bariz şekilde dikkatimi çeken bir problem var: Çoğu tasarımcı kendi anlayışı doğrultusunda ilerlemek yerine tasarım trendlerini takip etmeyi seçiyor. Ne yazık ki kendi anlayışlarını geliştirmek yerine trendlerin izini sürmek tasarım alanında yaratıcılık eksikliğine yol açıyor. Büyük olasılıkla bunun en büyük sebeplerinden biri müşterinin araştırma için ödeme yapmak istememesi ve sadece sonuç odaklı düşünmesi.


"The Book of Wildscape” projesi için tasarlanmış bir bölüm, 2014 (Öğrenci projesi).


GMK: İletişim tasarımı alanındaki güncel işleri takip ediyor musunuz? İlgiyle takip ettiğiniz tasarımcılar ve projeler var mı?

YÇ: Tasarım hızlı değişen bir alan ve bir tasarımcı olarak dünyadaki mevcut tasarım anlayışlarını takip etmek gerekiyor. Şu sıralar dikkatimi çeken birkaç ismi buraya yazayım: Türkiye’de son zamanlarda harika işler çıkardığını düşündüğüm Volkan Ölmez, Avrupa’da ilgiyle takip ettiğim Andrei Robu, Raffael Kormann, yazı karakteri tasarımlarını inanılmaz beğendiğim Fabian Fohrer ve Benoît Bodhuin.


Reggae için afiş tasarımı, 2017 (Öğrenci projesi).

GMK: Tasarım dışında uğraştığınız bir alan var mı?

YÇ: Evet, en keyif aldığım uğraşlardan biri yeni bir dil öğrenmek. Bir süredir Almanca dersleri alıyorum. Her yeni dilin bana farklı bakış açısı kazandırdığını düşündüğüm için ileride başka dilleri de öğrenmeye devam edeceğim. Bunun dışında, düzenli spor yapıyorum. Spor uzun bir günün ardından rahatlamama yardım ediyor, bu nedenle asla vazgeçemem dediğim uğraşlardan biri hâline geldi.



"Bir Neomodernist Manifesto" için afiş tasarımı, 2013 (Öğrenci projesi).


GMK: Şu an neler üzerinde çalışıyorsunuz? Yeni projeleriniz var mı?

YÇ: Freelance projelerin yanı sıra kişisel projelerimi de yürütmeye çalışıyorum. Şu sıralar kendi basılı portfolyom üzerinde çalışıyorum.

 

GMK: Ne zamandır GMK üyesisiniz? GMK’nın çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

YÇ: 3 yıldır GMK üyesiyim fakat 3 yıldan daha uzun süredir çalışmalarını takip ediyorum. Beğenerek takip etmemin yanı sıra, diploma projemle, yaptıkları çalışmalara olan saygımı göstermek istedim. Türkiye’de tasarım ve tasarımcılarının değerinin daha iyi anlaşılması için GMK’nın çalışmalarının olağanüstü destekleyici olduğunu düşünüyorum.

 

Tipografik Yazılar, Kitap tasarımı, 2017 (Öğrenci projesi).


GMK: Mesleğinizin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

YÇ: Tasarım daima güncellenen bir alan. Elbette her zaman yeni teknolojiler, birbirleriyle iletişim hâlinde olan yeni nesneler ve görmenin yeni boyutları olacak. Fakat iletişim araçlarının gittikçe değişmesi ve çoğalmasıyla birlikte, bize hikâyeler anlatan, bilgi ya da duygu aktarmaya devam eden ürünlerimiz de olacak. Tasarımcılar olarak bizim yeni gelişmeleri anlamamız ve bu gelişmeler çerçevesinde bilginin nasıl aktarılabileceğine odaklanmamız gerektiğini düşünüyorum. İnsanlar var olduğu ve bir şeyleri anlamlandırmaları gerektiği sürece, tasarım ve tasarımcıya her zaman ihtiyaç olacağını düşünüyorum.

 

Röportaj: Eda Gündüz (GMK Üyesi)