“Çünkü Logoyu Herkes İçin Tasarlıyoruz, Sadece Tasarımcılar İçin Değil”

  • Yazar Admin, 28.03.2016

Brezilya’daki tasarım danışmanlığı Tátil’in kreatif direktörü Fred Gelli’den 2016 Rio Olimpiyatları’nın kurumsal kimlik tasarımı ve Paralimpik açılış töreninin planlanması çalışmaları üzerine izlenimler...*

 

Brezilya’daki tasarım danışmanlığı Tátil’in kreatif direktörü Fred Gelli, 2016 Rio Olimpiyatları’nın kurumsal kimlik tasarımı ve Paralimpik oyunlarının açılış töreninin planlanmasındaki rolü üzerine Design Indaba’ya konuştu.

Olimpiyatların marka çalışması için toplamda 139 reklam ve tasarım ajansı başvuru yaptı. Bunların aralarında, ilk elemede 87 ve ardından 25’i seçildi ve en son geriye iki ajans kaldı. Tatil, Eylül 2009’da projeyi kazandığını haber aldı. Şaşkınlığını ise “Bunun imkânsız olduğunu düşünüyordum, o kadar çok sayıda başvuru vardı ki,” sözleriyle ifade ediyor. 

Çok gizli tutulan bu proje ile birlikte Gelli ve kreatif ekibi yalnızca kendilerinin parmak izine duyarlı, erişimi sınırlı ve internet bağlantısının olmadığı bir odada aylar boyunca çalıştı. Yukarıda solda yer alan logo 2011’de çıktı ve tasarımı Rio’nun dağlarından ve simgesinden esinleniyordu – piktogramlar (Olimpiyat ve Paralimpik oyunlarında kategorilendirilen her spor dalı için ayrı ayrı tasarlanmışlardı) logonun şeklinden ve Dalton Maag’ın alışılageldik el yazısı yazı karakterinden esinlenirken, renkler bölgenin ormanlarını, okyanusu ve Rio’nun ve Rioluların sıcaklığını yansıtıyordu. (Patrick Burgoyne’un logoya ilişkin detaylı bir incelemesi de bulunuyor.)


Logo, tasarım dünyasından bazı eleştirilerle karşılaştı – pek çoğu bu logoyu risksiz ve heyecansız bir tercih olarak değerlendirdi, özellikle Londra’daki 2012 oyunlarının tartışmalı ama daha deneysel olan sembolünün ardından – Gelli Brezilya’daki insanların ise bunu oldukça iyi karşıladığını dile getiriyor: “İnsanlar logoyu gerçekten sevdiler.” Ve logodaki, aslında amaçlamadığımız şeyleri –birinin onu politikacılar, iş adamları ve kent sakinlerinin kenti değiştirmeye yönelik bir ortak kuçaklaşması olarak nitelendirmesi gibi– görmeye başladıklarını ve bu durumun onları gerçek anlamda mutlu ettiğini ekliyor.


Gelli için, Olimpiyatlar için bir kimlik tasarlamak gibi zorlu bir iş, bunu da “Bu, dünyadaki en kompleks görsel kimlik – bütün şehri bununla kuşatmak zorundasınız,” sözleriyle ifade ediyor. Bu marka çalışmasında 100’ün üzerinde kişi yer aldı, bunların arasında Tátil’in Rio ve Sao Paulo’daki ofislerinden ekipler de vardı ve her hafta eskizler ve fikirler üzerinden tartışmak üzere toplanıyorlardı. Kapsamlı bir brif doğrultusunda – bir kriter olarak logo diğer şeylerin arasında mutlu, yenilikçi, sıcak, samimi ve “Carioca yaşam tarzını” çağrıştırıcı olmalıydı– Gelli’nin ekibi nihai tasarım öncesinde 50 logo daha tasarlamıştı. Üretilen işlerle ilgili olarak, Tatil’in resepsiyonisti de dahil, süreç içinde logoya ilişkin tepkileri ölçmek için tüm personelin fikrine başvurmuşlardı. “Fikirlerini vermeleri için çok sayıda insanı davet ettik...çünkü logoyu herkes için tasarlıyoruz, sadece tasarımcılar için değil.”


Bir 3 boyutlu heykel olarak düşünülen tasarımın küçük ve geniş çaplı çeşitli objeler yaratmak üzere kullanılacağını belirtiyor Gelli, kentteki heykellerden ticari mallara ve mücevherlere ve hediyelik eşyalara kadar. “Marka çalışması bir deneyim vadediyor.”

Olimpiyat oyunlarının ardından, Tátil’den bu yılın Paralimpik oyunları için de bir kimlik tasarımı sipariş edildi. Logo yine 3 boyutlu bir heykel olarak kurgulandı, bu defa kalp ve sonsuzluk sembolüne referansla. Gelli’nin belirttiğine göre (Organizasyon) Komitesi Paralimpik marka çalışmasının ana markayla ilişkilenmesi ve onunla aynı çapta olmasını gerektiğini düşünmüş.

Nihayetinde sembol, kalp sensörleriyle yüklü bir heykel olarak ortaya çıktı, dokunulduğunda kalp çarpışı gibi bir titreşim yayıyordu ve Gelli bunun amacının hem hareketin ruhunu hem de sınırları zorlayan Paralimpik atletlerinin sonsuz enerjisini yansıtmak olduğunu belirtirken “Onun öncesindeki Olimpik logosu gibi, bu sembolü tasarlamak da uzun zaman aldı, tasarımı finale götürmeden önce, farklı Paralimpik sporları izleyip farklı dallardan atletlerle iletişim içerisinde 150’den fazla eskiz yapan ekip ile birlikte,” diye ekliyor ve Olimpiyatlar için tasarım yapmanın üzerlerinde çok büyük sorumluluk ve baskı yüklediğini kabul ediyor: “Bu ilk defa yaptığım bir şey oldu. Önemli bir şey, çok büyük bir şey ve bunun içinde çok sayıda kişi yer alıyor... Fakat bu çok heyecan verici ve çok özel bir fırsat.” Aynı zamanda, Paralimpik oyunlarının açılış törenini de gazeteci ve yazar Marcelo Rubens Paiva ve sanatçı Vik Muniz ile ortaklaşa planlıyorlar. “Bana iki seçenek sundular (ya Olimpiyatlar üzerine çalış ya da Paralimpik töreni üzerine diye) ve ben kısmen Paralimpik’i seçtim çünkü üzerimizdeki baskı daha az olacaktı ama aynı zamanda da daha özgür olacaktık – Brezilya’nın tarihinden bahsetmek zorunda olmayacaktık.” Bunun yerine ekip engelli olma duruma farklı bir pencereden bakacak bir gösteri üzerine çalışıyor. Bu proje, hem Paralimpik atletleri hem de tüm dünyadan engelli sporcuları kapsayacak.

“Bu heyecan verici, çünkü Brezilya’daki dans ve prodüksiyon alanındaki en iyi isimlerle çalışıyorsunuz ve biz çok özel bir şey ortaya çıkarmak için uğraşan büyük bir ekibiz,” diyor Gelli. “Ama gerginim. Bu, hayat çünkü, ikinci bir şans daha olmayacak ve gerçekten prova yapma seçeneğimiz yok, çünkü her şeyi ikinci bir defa, yeniden üretmek imkânsız ve bunu gerçek mekânda yani Maracana Stadyumu’nda deneyemeyiz, bu yüzden bir taklidi üzerinden ne yapabiliyorsak onu yapabiliriz. Asistanım şu an bu performansta görev alacak Amerikalı bir dansçıyla birlikte ve onun ve dansçı arkadaşlarının ne tür protez bacaklar takacaklarını konuşuyorlar, yani böyle detaylar var ve hemen iki dakikada kurulabilecek 30 metrelik dokunmatik bir ekran koymak gibi büyük prodüksiyonlar da var. Yani düşünülecek çok şey var.”

Rio’daki töreni izleyecek 40.000 kişi ve evde televizyon başında izleyecek milyonları hesaba katarak, Gelli ölçek üzerine düşünmenin de önemli olduğunu belirtiyor: “(Yakın plan) detaylar arasındaki dengeyi nasıl kurabiliriz, bu farklı ölçekleri nasıl bir araya getirirsiniz... Her zaman değişen bir şey bu.” Bu doğrultuda, Gelli geniş ve küçük çaplı bir destek karması kadar geniş projeksiyonlar ve dev bir ekran olacağını anlatıyor. “Prodüksiyon tasarımı üzerine çalışmak karmaşık bir süreç, yüzlerce farklı destek ve kısım prototipi yaratmak zorunda olan ekiple birlikte. Bir Maracana modelimiz var, 8 metre büyüklüğünde, yani prodüksiyonun bir bölümünü bunun üzerinden modelleyebiliyoruz. Daha küçük olan küçük desteklerimiz var, böylece şeylerin boyutları arasında bazı kombinasyonlar ve ilişkiler deneyebiliyoruz ve birtakım küçük modeller yapmak üzere projeksiyon ekibiyle çalışıyoruz. Aynı zamanda dansçılarla ve teknik ekiplerle fikirlerimizi test etmek için atölye çalışmaları yapıyoruz. Daha büyük modeller üzerinde çalışmadan önce küçük prototipler yaratabileceğimiz küçük laboratuvarlarımız var – yoksa, çok para ve çok zaman harcarsınız. Yani bu işin içinde koca bir ekip var.”

Fred Gelli için hem marka hem de açılış törenini tasarlamak yoğun ve göz korkutucu büyüklükte ama eşsiz bir deneyim.

* Rachael Steven, Creative Review Blog, 18 Şubat 2016.